GÜÇLERİ
Captain America'nın vücuduna enjekte edilen süper-asker serumu onun çevikliğini, kuvvetini ve dayanıklılığını olimpik bir atlete eşit konuma getirmiştir. Süper-güçlü değildir, fakat fiziksel yetenekleri bir insanın olabileceği maksimum seviyededir. Boks ve judo gibi bazı dövüş stillerinde de uzman olması ve ustalıkla kullandığı vibranyumdan yapılma kalkanı onu dünyadaki en iyi savaşçılardan biri yapmaktadır.
BİYOGRAFİ
Steve Rogers yoksul bir ailede büyüdü. Nazilerin Avrupa'yı işgal ettiği dönemlerde Amerikan ordusuna yazılmak istedi. Aşırı zayıf yapısı yüzünden orduya kabul edilmedi. Oğlanın ısrarlarına şahit olan General Chester Phillips ona Operasyon: Yeniden Doğuş (Rebirth) adlı özel bir deneye katılmayı teklif etti. Haftalar süren testlerden sonra vücuduna süper-asker serumu enjekte edildi. Bu deneyden normal bir insanın sahip olabileceği en mükemmel vücut yapısına sahip olarak çıktı. Deneyden sonra da eğitim devam etti ve Rogers fiziksel ve taktik eğitim programları gördü. Üç ay sonra Captain America olarak ilk görevini aldı.
I. Dünya Savaşı'nın en yoğun zamanlarında ABD de bu savaşa Captain America'yı baş oyuncuları yaparak girdi. Amerikan askerleri Hitler'in birliklerine karşı savaşırken Captain America da Naziler için çalışan Red Skull, Baron Zemo gibi karakterlerle savaştı. Bu savaşta Captain America'ya yardım eden kişiler arasında askerler, komandolar ve Nick Fury de bulunmaktaydı. Cap'in Bucky Barnes adlı genç bir ortağı bile vardı.
II. Dünya Savaşı'nın son günlerinde Baron Zemo'nun havalandırdığı bomba dolu bir bombardıman uçağı içinde Cap ve Bucky varken infilak etti. Patlama genç Bucky'i öldürdü, Cap'i ise uçaktan fırlattı. Cap Kuzey Kutbu'nun buzları arasında donarak kaldı. Vücudundaki süper-asker serumu Cap'in vücut hücrelerinin bozulup donarak ölmesini engelledi ve onu bir nevi uyku durumuna soktu. Onlarca yıl sonra vücudu yeni kurulmuş bir ekip olan Avengers tarafından bulundu ve ekibin en önemli elemanlarından biri haline geldi.
Fakat Captain America eski bir dönemin adamıydı. O yokken dünya çok değişmişti ve artık dünyayı tanıyamaz hale gelmişti. Bu yeni dünyadaki rolünü sorgulamaya başladı. Artık inanmadığı idealler için savaşamayacağını farkedince Captain America olmayı bırakmanın eşiğine geldi. Fakat ideallerinin herhangi bir hükümetin amaçlarından çok daha büyük olduğunun farkına varınca kahraman kimliğini tekrar kazandı.
Captain America'nın en meşhur sözü hiç kuşkusuz ekibini harekete geçirirken söylediği "Avengers assemble! (İntikamcılar toplanın!)" sözüdür
Captain America'nın vücuduna enjekte edilen süper-asker serumu onun çevikliğini, kuvvetini ve dayanıklılığını olimpik bir atlete eşit konuma getirmiştir. Süper-güçlü değildir, fakat fiziksel yetenekleri bir insanın olabileceği maksimum seviyededir. Boks ve judo gibi bazı dövüş stillerinde de uzman olması ve ustalıkla kullandığı vibranyumdan yapılma kalkanı onu dünyadaki en iyi savaşçılardan biri yapmaktadır.
BİYOGRAFİ
Steve Rogers yoksul bir ailede büyüdü. Nazilerin Avrupa'yı işgal ettiği dönemlerde Amerikan ordusuna yazılmak istedi. Aşırı zayıf yapısı yüzünden orduya kabul edilmedi. Oğlanın ısrarlarına şahit olan General Chester Phillips ona Operasyon: Yeniden Doğuş (Rebirth) adlı özel bir deneye katılmayı teklif etti. Haftalar süren testlerden sonra vücuduna süper-asker serumu enjekte edildi. Bu deneyden normal bir insanın sahip olabileceği en mükemmel vücut yapısına sahip olarak çıktı. Deneyden sonra da eğitim devam etti ve Rogers fiziksel ve taktik eğitim programları gördü. Üç ay sonra Captain America olarak ilk görevini aldı.
I. Dünya Savaşı'nın en yoğun zamanlarında ABD de bu savaşa Captain America'yı baş oyuncuları yaparak girdi. Amerikan askerleri Hitler'in birliklerine karşı savaşırken Captain America da Naziler için çalışan Red Skull, Baron Zemo gibi karakterlerle savaştı. Bu savaşta Captain America'ya yardım eden kişiler arasında askerler, komandolar ve Nick Fury de bulunmaktaydı. Cap'in Bucky Barnes adlı genç bir ortağı bile vardı.
II. Dünya Savaşı'nın son günlerinde Baron Zemo'nun havalandırdığı bomba dolu bir bombardıman uçağı içinde Cap ve Bucky varken infilak etti. Patlama genç Bucky'i öldürdü, Cap'i ise uçaktan fırlattı. Cap Kuzey Kutbu'nun buzları arasında donarak kaldı. Vücudundaki süper-asker serumu Cap'in vücut hücrelerinin bozulup donarak ölmesini engelledi ve onu bir nevi uyku durumuna soktu. Onlarca yıl sonra vücudu yeni kurulmuş bir ekip olan Avengers tarafından bulundu ve ekibin en önemli elemanlarından biri haline geldi.
Fakat Captain America eski bir dönemin adamıydı. O yokken dünya çok değişmişti ve artık dünyayı tanıyamaz hale gelmişti. Bu yeni dünyadaki rolünü sorgulamaya başladı. Artık inanmadığı idealler için savaşamayacağını farkedince Captain America olmayı bırakmanın eşiğine geldi. Fakat ideallerinin herhangi bir hükümetin amaçlarından çok daha büyük olduğunun farkına varınca kahraman kimliğini tekrar kazandı.
Captain America'nın en meşhur sözü hiç kuşkusuz ekibini harekete geçirirken söylediği "Avengers assemble! (İntikamcılar toplanın!)" sözüdür